Döviz kuru değişir, TL teklif edilemez: Fındık 3,3 doların üzerinde olmalı
TRABZON – Türkiye’nin dünya lideri olduğu yaklaşık 725 bin hektarlık alanda 13 ilde üretilen milli ürün fındık, doğrudan ve dolaylı olarak 500 bin ailenin geçimini sağlıyor. Yaklaşan fındık hasadı sezonu öncesi üreticilerin gözü açıklanacak alım fiyatına çevrildi.
Geçtiğimiz yıl Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan tarafından 52 TL olarak açıklanan fındık alım fiyatının yüksek enflasyon, artan döviz kurları ve artan maliyetler nedeniyle bire bir artması bekleniyor.
Tek: GEÇEN YILA GÖRE DAHA DÜŞÜK Getiri
Ortahisar Ziraat Odası Başkanı Mustafa Bekar, yaptıkları çalışmalar sonucunda fındık rekoltesinin geçen yıla göre yüzde 25 daha düşük olmasını beklediklerini söyledi. Geçen yıl Trabzon’da üretimin 52 bin ton olduğunu belirten Bekar, “Bu yıl yaptığımız gözlemler sonucunda 39 bin tona düşeceğini tahmin ediyoruz. Fındığın oluşumu bahçelere göre değişiyor. Geçen seneye göre bahçemde fındıkların yarısı kaldı. Bu sene çok yağışlı, bahçelerde külleme hastalığı verimin düşmesinin nedenlerinden biri.”
Mustafa Bekar, fındık üretim maliyetlerinin bir önceki yıla göre oldukça arttığını belirtti. Son dönemde akaryakıt üretimlerindeki artışın maliyet artışlarını da etkilediğini kaydeden Bekar, Tarım Bakanlığı’nın çiftçiye mazot desteği vermesi gerektiğinin de altını çizdi. Bekar, Ziraat Odaları olarak mazot desteği için sürekli bakanlığı aradıklarını, bu çağrılara cevap verilmediğini ve çiftçinin yüksek maliyetler yüzünden ezildiğini belirtti.
‘3,3 doların altı makul değil’
“İğneden ipliğe her şeyde zamlar karşısında fındığın fiyatı artmak zorunda” diyen Ortahisar Ziraat Odası Başkanı Bekar, geçen yıl açıklanan 52 TL’lik fiyatı memnuniyetle karşıladıklarını belirterek, “Geçen yıl alan bazında takviye hariç 52 lira verildi. 2018 ve 2022 ortalarında fındığa verilen rakamın 3,30 dolara tekabül ettiğini görüyoruz. Türk lirasının fiyatının bu olması gerektiğini söyleyemeyiz. Bu ortamda doların yükselmesi karşısında fiyat.Çünkü yarın ne olacağı belli değil.Bu nedenle 3.3 doların üzerinde bir rakam verilmesi gerekiyor.Bunun altına düşerse makul bir fiyat diyemeyiz.
Türkiye kurallarına göre, çiftçiyi zor durumda bırakmayacak bir fiyat söylüyoruz. Kalkıp 5 dolar diyemeyiz. Türkiye’deki mevcut durum ortada. Devlet, tüm bu geçim pahalılığı karşısında Karadeniz’in vazgeçilmez çalışmalarını göz ardı etmemelidir. Üreticilerin tüm gözü ve kulağı açıklanacak fiyatta. Fiyatların uygun olması beklentimizdir. Devlet de bu beklentiyi yerine getirmekle yükümlüdür.
‘PAZAR İÇİN ERKEN İNDİRMEYİN’
Üreticiyi fındıktan yüksek verim almaları konusunda da uyaran Bekar, şöyle devam etti: “Üreticimiz fındığı zamanında toplamalı. Zamanında toplanan fındık, olgun, verimli fındık demektir. Erken toplanırsa hem kendisi hem de devlet heba olur. Çünkü erken toplanan fındıkların verimi düşük olur. Fındık harmanlanırken sert bir yer, tercihen beton zemin kullanılmalıdır. Bez çuvallara konulmalı, naylon çuvallar atılmamalı. tercih edilir.
Serbest piyasada fiyatın düşmemesi için eser piyasaya erken çıkmamalı. TMO’nun alım sezonunu beklemek üreticinin menfaatinedir. TMO fındık alımına başladıktan sonra bir süreliğine fındık piyasaya arz edilebilir. Fındık baronlarına karşı devletin gücü olan TMO, üretici için her zaman ve erkenden harekete geçmelidir. Hasat başlamadan önce fındığın fiyatı açıklansın” dedi.
ALBAYRAK: HERKES ÜRETİCİNİN GERİ DÖNÜYOR
Trabzon Fındık Üreticileri Birliği Başkanı İsmail Albayrak, artan maliyetler karşısında fiyatın en az 3 kat artması gerektiğini belirtti. Maliyetlerin geçen yıla göre yüzde 300 arttığını ifade eden Albayrak, “Şu anda işçinin maaşı 600 lira. Petrol fiyatları çok arttı. 4 dönümlük fındık bahçemi 3 bin 500 liraya kestirdim. Gübre fiyatları yüzde 300 arttı. Geçen sene 30 liradan aldığım gübre bu sene 80 liraya çıktı. Piyasa çok vahşileşti. Bu mekanizma üreticiye, üreticiye karşı. tefecilerin yararına çalışıyor.
Türkiye’nin tarım politikasının hatasız olmadığını ve tarımın bilinçli olarak terk edildiğini vurgulayan İsmail Albayrak, kırsal nüfusun şehirlere göçe zorlandığını ve bunun sonucunda tarımın çöktüğüne vurgu yaparak, “Köylerde genç nüfus yok. Çünkü tarım artık kimseyi doyuramıyor. Herkes taşeron işçi, geçici işçi, güvenlik için devlete sığınıyor. Bu korkunç bir tablo. Dünya kuruluşlarının çağrısından sonra tarım çöktü. Bunda değil.”
‘FINDIK 150 LİRA OLMALI’
Üretimin% 70’inin Türkiye’de olduğu Hazelnut Pazarı’nın Avrupa’da belirlendiğini belirten Trabzon Hazelnut Üreticileri Derneği Başkanı Albayrak, üreticinin şu şekilde göz ardı edildiğini ve devam ettiğini ifade ettiğini belirtti: “Fındıkların yerli ve yabancı tefecilerin elinde olduğunu ifade ediyor. Doğu Karadeniz bölgesinin fındıkları olmadan dünya hayatta kalamaz. Yurtdışındaki fındığın kalitesi bizim fındık verimimizin yarısı kadar düşük. Ancak oradaki fındıklar 10 Euro’dan satılıyor, bizimki 52 TL.
Geçen yıl fındığım yüzde 51 verdi, 50 lira fiyat aldım. Bu sene en az 3 katını vermesi gerekiyor ki bahçeme rahat girebileyim. Fındığın fiyatı en az 150 lira olmalı. Ama bu fiyatı verirler mi bilmiyorum. Fiyatı belirleyen tefeciler. Halk dediğimiz devlet otoritesi üreticinin yanında olmadığı sürece bu kısır döngü devam edecektir.”